Boşanma davası evliliğin hukuki olarak sona erdirilmesi için açılan bir dava türüdür. Hem ülkemizde hem de dünyada son yıllarda yukarı doğru bir hareket gösteren boşanma davası sayıları toplumda bulunan bazı sorunların habercisi olmaktadır. Diğer bir yandan ülkemizde çiftlerin yasal olarak boşanabilmeleri için bazı hukuki şartların yerine gelmiş olması gerekir. Bu sebeple boşanma davası açılmadan önce yasalarımızda evliliğin sona ermesi için gerekli olan nedenlerden en az birine dayandırılması gerekir.
İçindekiler
Boşanma Davası Nasıl Açılır?
Evli çiftlerden birisi ya da her ikisi de boşanmaya karar verdiklerinde anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma davalarından birini açmaları gerekmektedir. Bunun için de çiftlerin öncelikle açacakları dava türüne karar vermeleri ilk adım olacaktır. Eğer çiftler hem boşanma hem de boşanmanın diğer ilkeleri konusunda anlaşma sağlıyor iseler ozaman anlaşmalı boşanma davası açarak boşanma sürecini hızlandırabilirler. Diğer bir yandan taraflardan sadece birisi boşanmak istiyor ya da her iki tarafta boşanmak istemesine rağmen boşanmanın diğer ilkeleri konusunda anlaşma sağlayamıyorsalar o zaman çekişmeli boşanma davası açmaları gerekmektedir.
Boşanma davası açmaya karar veren tarafların ayrıca dilekçelerinde bulunacak iddiaları kanıtlamaları da gerekmektedir. İddiaların kanıtlanması zorunluluğu aynı zamanda alanında uzman bir boşanma avukatı ile birlikte çalışma gerekliliğini de doğurmaktadır.
Boşanma Davasında Görevli Mahkeme
Boşanma davalarının görüldüğü mahkemeler aile mahkemeleri olmaktadır. Eğer davanın açılacağı yerde görevli aile mahkemesi bulunmuyor ise o zaman boşanma davası asliye hukuk mahkemeleri görevli olmaktadır.
Boşanma davasının açılması gereken mahkeme yeri ise çiftlerden birinin ikametgah adresine en yakın aile mahkemesi olmaktadır. Eğer eşlerden biri ortak yaşanılan evi terk etmiş ve başka bir şehirde yaşamaya başlamış ise o zaman yaşamaya başladığı şehirde boşanma davası açabilmektedir.
Boşanma Davası Süreci
Boşanma davalarının süresi davanın türüne ve aile mahkemelerinin yoğunluğuna göre değişiklik göstermektedir. Anlaşmalı boşanma davaları tek celsede sonuçlanabilirken çekişmeli boşanma davaları ise 1,5 yıla kadar devam edebilmektedir.
Boşanma davasının açılabilmesi için taraflardan birinin aile mahkemesine boşanmanın sebebi içeren bir dilekçe ile başvurması gerekmektedir. Bu dilekçe davalı kişiye gönderildikten sonra ise sırasıyla cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerinin mahkemeye sunulması gerekmektedir. Dilekçeler aşamasının tamamlanmasının ardından ise mahkeme tarafların beyanlarını mahkemede sözlü olarak yapmaları için duruşma günü belirlemektedir.
Mahkemede görülen ilk duruşma inceleme duruşması oluşmaktadır ve bu duruşmada tarafların beyanları incelmesinin yan sıra taraflar arasında herhangi bir uzlaşmanın olup olmadığı tespit edilecektir. Bu duruşmada aynı zamanda tıklarını bildirmeyen ya da kanıtlarını sunmayan taraflara ek süre tanınmaktadır.
Ön inceleme aşamasından sonra ise delillerin mahkemeye bildirilmesi ve tanıkların dinlenmesi süreci başlamaktadır. Son aşamada ise deliller ve tanıkların beyanları ışığında mahkeme karara varmaktadır.
Boşanma Davalarında Mahkemeye Katılım
Boşanma davalarına katılmak hakların ihlalinin önüne geçilmesi açısından önemli olmaktadır. Ancak davayı açan taraf özellikle boşanma avukatı ile temsil edilmiyor ise o zaman duruşmada hazır bulunması zorunlu olmaktadır. Aksi halde davada takipsizlik kararı verilecektir. Diğer bir yandan davalı tarafın mahkemeye katılması zorunlu olmamaktadır. Ancak haklarını savunabilmesi açısından kendi menfaatleri açısından katılması gerekir.
Boşanma Davasına İtiraz Hakkı
Boşanma davasına itiraz hakkı kanunlarımızca verilmiş haklardan birisi olmaktadır. Kanunlarımıza göre boşanma davalarına itiraz eden davalının davacıdan daha hafif kusurlu olması gerekmektedir. Ancak bu itirazın gerçekleşebilmesi için davalının davacının daha ağır kusura sahip olduğunu ispatlaması gerekmektedir.
Boşanma davasına itiraz süresinin başlangıcı dava dilekçesinin davalıya iletilmesi ile başlamaktadır. Bu andan itibaren davalının itiraz etmek için 2 haftalık süresi bulunmaktadır.
Diğer bir yandan itiraz hakkının kullanılabilmesi için mahkeme tarafından itiraz hakkının kötüye kullanılmadığının da anlaşılması gerekmektedir.
Hamileyken Boşanma Davası Açılabilir mi?
Hamile kadınların boşanma davası açmasında herhangi bir hukuksal engel bulunmamaktadır. Bu sebeple de hamile kadınlar hem anlaşmalı hem de çekişmeli boşanma davası açabilirler.
Boşanma davasına taraf olan hamile kadının herhangi bir geliri bulunmuyor ise boşanma davası süresince tedbir ve daha sonrasında da yoksulluk davası açabilmektedir. Boşanma davası sürecinde doğumun gerçekleşmesi durumunda ise çocuk için iştirak nafakası da istenebilmektedir.
Doğum sonrasında çocuğun velayeti de bir diğer önemli konu olmaktadır. Çocuğun süt ihtiyacı ve bakımı göz önüne alındığında yenidoğanların velayeti genellikle anneye verilmektedir.
Boşanma Davasında Deliller
Boşanma davasını açan kişi boşanmasını hukuki bir neden dayadırmalıdır. Bunun yanı sıra davacının bu iddialarını ispat etmekle de yükümlü olmaktadır. Aksi bir durum olması durumunda ise dava mahkeme tarafından reddedilecektir. Diğer bir yandan davacının iddialarını ispat etmesi ve davalı tarafından bu iddiaların çürütememesi durumunda ise dava davacının aleyhine sonuçlanacaktır.
Mahkemeye hem davalı hem de davacı tarafından sunulacak olan delillerin de kanuna uygun bir şekilde elde edilmesi ve sunulması gerekmektedir. Aksi halde mahkeme delilleri kabul etmeyecektir. Hukuka uygun bir şekilde elde edilmeyen kanıtlar ise ilgili tarafın savcının karşısına çıkması neden olacaktır.
Boşanma Davasında Velayet
Boşanma davasının sonucunda ortak çocuklar anne ya da babadan birine verilecektir. Bunun yanında velayet alamayan ebeveyn ile çocuk arasında kişisel ilişkinin kurulması için de özel zamanlar belirlenecektir.
Olağanüstü bir durum söz konusu olmadığı sürece çocuklar 7 yaşına gelene kadar anneye verilmektedir. Ancak mahkeme uzman bir pedagog ataması yaparak çocuk için hangi ebeveynin daha doğru olacağına karar vermek isteyebilir. Çünkü velayette önemli olan çocuğun çıkarları olmaktadır.
Boşanma Davasında Nafaka
Boşanma davalarında nafaka ödenmesi davanın başlangıç tarihinden itibaren verilebilmektedir. Tedbir nafakası olarak adlandırılan bu nafaka türü dava süresince boşanmadan kaynaklı gelir kaybına uğrayan tarafa verilmektedir.
Davanın sonuçlanmasından sonra ise yoksulluk nafakası talep edilmektedir. Ayrıca tarafların ortak çocuğu söz konusu ise o zaman da iştirak nafakası isteme hakkı bulunmaktadır.
Boşanma Davasında Tazminat
Boşanmada ağır kusurlu olan taraftan tazminat talep edilebilmektedir. Ayrıca taraflar evliliğin bitmesi sebebiyle uğradıkları maddi ve manevi hasar için de tazminat talebinde bulunabilmektedir.
Boşanma Davasında Mal Paylaşımı
Boşanma davaları süresince taraflar mal paylaşımı için de başvuru yapabilirler. Ancak mal paylaşımı davası boşanma davası içinde görülmemektedir. Bunun yerine mal paylaşımı için tarafların ayrıca dava açmaları gerekir.
Sık Sorulan Sorular
Adli tatilde boşanma davası açılır mı?
20 temmuz ile 31 ağustos arasında olan adli tatil süresince boşanma davası açılabilmektedir. Ancak duruşmanın yapılabilmesi için adli tatilin bitmesi gerekir.
Boşanma davası sonrası bekleme süresi nedir?
Boşanma davasından sonra kadın tarafın tekrar evlenebilmek için beklemek zorunda olduğu süreye iddet müddeti denmektedir. 300 gün ile sınırlı olan bu süre kadın tarafın hamile olabilme ihtimaline karşılık çocuğun soyunun karışmaması için verilmektedir.
Boşanma davası türleri nelerdir?
Boşanma davaları anlaşmalı ve çekişmeli olarak ikiye ayrılmaktadır.
Anlaşmalı boşanma davası nedir?
Her iki tarafında hem boşanma hem de boşanmanın diğer unsurları hakkında fikir birliğine vararak açtıkları boşanma davasıdır.
Çekişmeli boşanma davası nedir?
Tarafların boşanma ya da boşanma hususları hakkında uzlaşmadan açtıkları boşanma davasıdır.
Hukuki Konularda Danışmak İçin Bize Ulaşın
Merak ettiğiniz hukuki durumlarla ilgili bize ulaşabilirsiniz.